Onu seviyorum.
Hiç tanımıyorum.
Tanışabileceğimizi de sanmıyorum. Yüreğim bir gün bir yerde, bilmediğim bir zaman diliminde tanıyacak mı?.
Sanmıyorum..
Göklerden anka kuşları, tavus kuşları inmeli, uçaklar, bombalar değil. Gülleri budamalıyız, birbirimizi değil. Ölümü, birbirimizi öldürerek değil yaşatarak öğrenmeliyiz. Saçlarımızın diplerini boyarız, sebzelerin diplerini temizleriz, ayıklarız, ama birbirimizi cehennemin dibine değil cennetin dibine göndermeliyiz.
Onun hakkında ne düşündüğümü biliyor gibime geliyor çoğu zaman.
İçimi okuduğunu düşünüyorum.. Birçok kişinin de içini okuduğunu.
Profesyonel yazar sanıyorum bazen..
Bazen de küçük bir çocuk.. İlgiye, sevgiye, şevkate ihtiyacı olan bir çocuk..
Ya da, Dev bir Adam!.
Modern zamanların 'Bilge Derviş'i-II benim için; O!. (I.'sinin adı bende saklı)
Sanki, üç-beş kere değişik hayatlar yaşamış. Birçok kez ölmüş dirilmiş. Birçok farklı kılığa girmiş. Birçok bedende birçok farklı cins de doğmuş..
Aslında hep aynı insan. O; aşk aynı, insan farklı dese de kendi hep aynı, anlattıkları farklı. Mesajları farklı..
Aşk her zamanki aşk. Hayat hızlandı, teknoloji ilerledi, aşk aynı aşk ama insan aynı insan değil. Beynimiz yıkandığı için aşkı da hızla tüketilen bir meta sanıyoruz. Al, kullan, tüket, bık, başka aşk bul, seçenek öyle çok ki. Aşk yaraları bile çabuk tüketiliyor. Çünkü gerçekten hissedilmiyor. Belki aşk için öncelikle bildiğimiz, bize öğretilen herşeyden kurtulmalıyız
der ve;
Dünyamız pembe sevecen ve mavi özgür aşk yaşayan aşıklarla dolsun belki dünya daha yumuşak olur.
diye bitirir yazısını..
Bir bakarsınız;
Taptığımız birçok ünlü yabancı şarkıcı, müzisyen bizim sandığımız kadar müthiş müzisyen değildir. Birçok rock şarkıcısı süper olmasalar da o andaki ortam gereği ilahlaşmıştır. Örneğin, Freddie Mercury, Prince, David Bowie. Hepsi iyidir. Ama bazen başka şarkıcılarla düete girerler ve o zaman belli olur seslerinin yetersizliği. Örneğin, Tina Turner, Tom Jones gibi müthiş seslerle düet yaparlar ve o görkemli seslerin yanında zayıf kalırlar.
Ama eski de olsa yeni de olsa süperler de var. Örneğin eskilerden Glenn Hughes, Deep Purple ve Black Sabbath solisti, şimdilerde çok yeni müzisyenlerle çalışıyor,şarkı yapıyor, kendini yeniliyor. Ya da yine eskilerden Ginger Baker, eski Cream davulcusu, çok yeni ve deneysel müzik yapıyor, şimşek gibi davul çalıyor hala.
diyerek müzik hakkındaki düşüncelerini, bilgilerini aktarıverir bir çırpıda.
Çok kitap okur, bana ve kendisine soranlara birçok kitap hakkında, o kitabın okunabilirliği hakkında düşüncelerini anlatır seve seve.. Film tanıtım ve eleştirilerini de unutmamak gerek.
Blogumda yazdığım kitaplar ve filmler arasında en iyilerin bir listesini hazırladım.
Kitaplar:
54 adet kitap okuyup yazmışım. En iyiler:
Edebiyat:
Northanger Manastırı (Jane Austen)
Katilin Gözyaşları (Anne-Laure Bondoux)
Beni Çocukluğumdan Öp (Günhan Kuşkanat)
Babam ve Sevgilim (Fabio Volo)
Bazen Hayat (Sine Ergün)
Büyük Yolların Haydudu Atilla İlhan (Öner Ciravoğlu)
Civan (Müge İplikçi)
Yeşil Peri Gecesi (Ayfer Tunç)
Karaduygun (Sema Kaygusuz)
Noktürnler (Kazuo İşiguro)
Kuzgunun Şarkısı (Neslihan Acu)
İki Kişilik Rüyalar (Fatma Barbarosoğlu)
Aşkın Gölgesi (Gülşah Elikbank)
Önünde Boş Bir Uzam (Demir Özlü)
Burası Tekin Değil (Sine Ergün)
Kitap Hırsızı (Markus Zusak)
Edebiyat Dışı ve Popüler Kitaplar:
At Üstünde Fırtına: Anadolu Selçukluları gibi klas bir tarih kitabı, Plaj Evi, Aşk ve Çocuk, Gece Yolu gibi duygusal, Buz Prenses, Celladın Kızı, Gönül Yarası gibi gerilim, Rus Kışı gibi tarihsel, Yemin ve Soğuk Öpücük gibi fantazi, Tanrı Daima Tebdil-i Kıyafet Gezer gibi gelişim/gerilim romanları okuduk. Ayrıca, Zaytung, Bobiler Tarihi ve Saftirik Greg dizisi ve Epsilon Yayınevinin gençlik kitaplarından Pembe ve Mavi gibi kitaplar da vardı.
Dünyada en çok okunan edebiyat türü roman. Yaklaşık 150 yıllık bir edebiyat türü olan roman ortaya çıktıktan sonra diğer türler geriye gidiyor. Belki de uzun olmasından dolayı, insanlar içinde kaybolduğu ve kendilerini özdeşleştirebildiği için romanlar çok seviliyor. Belki de roman en iyi kaçış türü edebiyatta.
Türkiye’de de durum böyle. Orhan Pamuk, Ahmet Ümit, Canan Tan, Ayşe Kulin, İskender Pala, Elif Şafak romanları okunuyor en çok. Bir de Mümin Sekman var, kişisel gelişim yazıp çok satan. Deneme, şiir, öykü, anı gibi türler rağbet görmüyor. Bu türleri okumak daha zor. Romana ise dalıp fazla düşünmeden okuyor gidiyorsunuz. Diğer türler daha kısa ve yoğun, düşünmeye yönlendiriyor insanı.
Öykü türü de çoğu edebiyatçı için roman öncesi alıştırma gibidir. Dev bir roman yazmadan önce yazma denemeleri gibi görülür. Halbuki, öykü, yazması zor olan ve roman gibi bir ana türdür. Birçok öykücü vardır sevilen, bilinen. Mauppasant, Daudet, Çehov, Zweig, O’Henry gibi.
Çok tanınmayan, bir anti-Amerikan kahraman olan, zamanla bir Amerikan kahramanı olarak görülen, çizgi dışı Raymond Carver’ı kaçırmayın. Bu şiir kitabı ile başlayıp diğer öykü ve şiir kitaplarına geçebilirsiniz.
Not:4/4 (yazısının tamamı değil, tanıtımdan parçalar)
Notunu da verir, tanıtımını bitirir..
Masallarla, düşlerle, özlemle, umutla dolsun yaşantımız bu yaz. Masal dinleyelim, masal anlatalım, dünya ve bizler birer masal olmadan önce. Kalbinizi koruyun derler ya doktorlar. Evet, kötülükten korumalı kalbimizi, en çok. Kalbimiz zengin olsun.
Yaz gibi güneşli olsun sözcüklerimiz. Kuş kadar hafif olsun, özgür olsun, cıvıl cıvıl ötsün sevimli, olumlu sözcüklerimiz. Şafakta ve mehtapta söyleyelim en söylenmemiş sözlerimizi. Acılarımızı eritsin güneş. Öfkelerimizi nadasa bırakalım. Bulutlardan yaz çiçekleri yağsın.
Ruhlarımız buzdolabı süsü değil ki..
Lekeli ruhlar, katı ruhlar için esnetici kozmetikler alabilsek, ruh kozmetiği standları olsa büyük mağazalarda, kozmetik, parfüm, gözlük ve ruh kozmetiği. Ruhumuzun üzerine tek kat cila sürsek ve pırım pırım parlasak. Kırılable ruhlar için ruh kalkanı olsa portatif.
**
Tam bedeninize oturan düz kesim ruhları bulmak da olası. Ruhlarınızın yanlardan kaçmasına engel olmak için omuzlarda ruh fermuarları bulunuyor, üstelik yaka dekoltesini kendiniz ayarlıyorsunuz, tam kaçarken ruhunuz dekolteyi düzeltiyorsunuz.
Arkası yırtmaçlı elbiseler ruhlar için çok uygun değil ama belki ruh astarı ile ya da uzun bir blazer ceketle kombinleyip yırtmacı kapatmayı deneyebilirsiniz. Ruh bu, her yerden kaçar gider.
Kalın çizgili desenli, çözgülü, örmeli ruhları ise hemen söküp atın. Son çare Burda dergisinden bahar ruh paternlerini kopyalayın.
Yani birisi bize kötü davranıyorsa bu biz izin verdiğimiz içindir. Bizler kötülükten kaçarız ama bilmeden kötülüğe izin de veririz. Biz genelde orta halli ailelerin iyi eğitimli çocuklarıyız genellikle büyük şehirlerde ya da o şehirlere gideriz eninde sonunda. Büyük şehirlerde ise kalabalık, gürültü, hızlı yaşam zaten bizde stress yapar. Genelde stresten kaçıp sakin kalmak dinlenmek isteriz iş, okul dışı saatlerde.
Huzurumuz bozulmasın diye pek bir şeye karışmayız. O nedenle hepimiz iyi kalpli kuzularız aslında. Ama bizi kabalar, sertler, kötüler, gözü dönmüşler ve yalancılar yönetir. Paralarımızı onlar alır bizden, huzurumuzu da onlar kaçırır. En zenginler, güçlüler bize toptan kötülük yapar. Ama güç derecesinde indikçe de kabalık, kötülük değişmez. Herkes kendi çapında kullanmaya, sömürmeye, kırmaya, incitmeye çalışır, üstelik de haklı olduğuna inanır.
O yüzden de genelde korkak oluruz, aman başımıza bir şey gelmesin diye. Halbuki, kendimizi, çevremizi, dünyayı değiştirmek ve başarmak cesaretle oluyor. Ancak bizim kültürümüzde bu yok. Neredeyse kendimizden bile korkuyoruz. En önemli bilinçsizliğimiz ise insanın sadece insan olmaktan gelen haklarını bilmiyoruz.
Simay, Züleyha, Lena, Çağla, Derin. Bu ve bunun gibi birçok karaktere hayat verir. Öykülerini, kim bilir belki de tüm hissettiklerini, söylemek istediklerini bunlar yaşamış, bunlar söylemiş gibi bizlere benimsetir.
Babam ile annemin tek çocuğuyum demişti bana. Yurt dışında (yanlış hatırlamıyor isem) Ekonomi eğitimi aldım. Bizim aile eğitimlidir hep. Yalnız yaşarım, aşktan korkarım. İnsanlardan kaçarım, iş dışında kimse ile görüşmem..
Kendime zaman ayırırım.
Kendime ait bir hayat yaşarım..
Hep okurum, hep izlerim, hep gözlemlerim. Ben kendimi böyle memnun ederim..
Bilmeyiz; kurgu olarak anlattıklarının dışında kimdir?. Nerede çalışır, ne iş yapar, gerçek adı, tipi nedir?.
O benden de gizemlidir..
Belki de yanı başımda. Belki bana benden yakın, belki de benden çok çok uzaktasın..
Bizim Mahallenin Star'ı. Sinirlenene 'depresyon pizası' ısmarlayan yaramazı:)
O; Sade anlatır, Derin düşündürür.
Onu okudukça, göklerden kara kara gök taşları değil de,
Gül yağmurları, mis kokuları ile yüreğime düşer...
Seni seviyorum kuzucuğum,
Bana me mee diye seslenişini de:)
haftasonu bilokun kapalıydı.
YanıtlaSilbundanmış.
:)
tek çocuk değilim.
kızkardeşim var.
yurtdışında yaşıyor. amerika.
ben de yurtdışından döndüm. amerika.
bütün yazdıkların doğru bunun dışında.
yazılı sözlü çeviri yapıyorum, yüksek düzeyde yabancı dil dersleri veriyorum. bir de ekonomi ile ilgili genelde sosyal projeler yazıyorum.
meeee.
:)
Aneyyyyyy!!! ben seni tek çocuk demişsin gibi hatırlıyorum.. Dur bulup o yazdığını yeniden okuyacağım. Acaba tek erkek çocukmu dediydin ki?..
SilPek Amerikalı gördüm sizi...
Bende pek severim Amerikayı:)) Gitmek istediğim bir ülke, yaşamak, çalışmak, bir çok yerini görmek...Kızım gittiğinde gidemediydim. Belki sen götürün beni...İki-üç güzel tanıdığım var el ele tutuşur birlikte gideriz benim tanıdıklarıma...Biri Boston IMT'de prof, biri Dallas'ta biri de Miami'de.
Banada ENGLİSH öğretsene alçak düzeyde yiter bana:) Ciddiyim ha...
Ekonomik Sosyal Projeler ha cık cık cık.. Sen D.Acemoğlu ile tanışmalısın.. Aaa pardon sen insanlarla tanışmazdın dimi..
Ama ben Koyunum, benle tanışırsın dimi Kuzum:))
Not: buzlu çay espirilerime takma,aldırma. Hepsi gerçek çünkü..Nasılsa yapmazsın..
:)) çok hos olmus Vuslat ablacim ! taktire deger bir yazi, senin gibi iste :)) tekrar blogunu açtigina sevindik , ne olmustu anliyamadik...
YanıtlaSilBende anlamadım EDA'mmmm. Şimdi düzeldi demi geldin. Çok sevindim. Canım benim..Bak son sorularım cevapsız kaldı, gözümden kaçtı sanma:) Niye yoktun günlerce ortada?..
SilCanımın içi çoook öptüm seni..
Deep' blogerler blogeri oldu ya, bilmeyenler bilsin istedim onu, benim kadar sevsinler, senin kadar sevsinler. Bence herkes seviyor onu. Tıpkı seni sevdikleri gibi... :*
evet deep kesinlikle böyle anlatılırdı ben onun hakkında bi yorum yapamıyorum mesela
YanıtlaSilo bana göre sürpriz yumurta gibi ne çıkacağı belli olmuyor
Çok doğrusun Melek bahar. Çok şeker ama dimi.. Onu okumak en büyük hobim oldu 1.5 yıldır..Her yazsını kaçırsam bile sonra gidip okuyorum. O derece müptelasıyım onun..:)
SilSevgilerimle canım.
Deep çok mutlu olmuştur eminim ama yazmayı unutmuş
YanıtlaSil:)
tebisi mutlu oldum ama ne diceğimi şaşırdım, çünkü böle durumlarda öle utanırım ki. çekingenlik diz boyu ki bende.
Sil:)
evet oyle oluyor insan ,ama gerçekten Vuslat ablam guzel bir surpriz hazirlamis senin için :)ne guzel bende mutlu oldum, eminim bu eserin sahibi dahada bir mutlu olmustur ;)
SilBak olmuş:))
SilPe hito beğenmene sevindim..
Eda'mmm canımsın yaaa..
İnsanlara süpriz yapmayı seviyorum ki..:)
Mesela Aynur'un nikahına gittim, mesela geçen akşam pembeesinti evleniyordu, düğün yerini buldum telefon ettim kayınpederine baktım beni duymaz halay çekiyolar mesaj attım. Ne zaman ne yapacağım belli olmaz benim. Yoksa ben deli miyim?:))
Çok öptüm hepinizi..
Çok şekersin :) süprizlisin :)
SilSende tatlısın tatlım:))
SilSüperdi Vuslatcım :)))
YanıtlaSilCanım beğenmene sevindim:))
Silbunu okuyunca, gurur duyarken aynı anda yerin dibine geçtim utancımdan, burnum sızlarken gözlerim yaşarırken aynı anda kıkır kıkır kıkırdadım. işteee, bunların hepsi olduu. ne kadar becerikliyim yaw.
YanıtlaSil:)
Bence bu gün benim yorum cevaplarını sen ver:)) Becerikli çocuk..
SilNot: Birgün gözüm açık giderse diyecekler ki NİYE?
bende diyecem ki:
Onun mahcemalini görmeden, sesini duymadan, kendisinden bedava ders (yoğun ingilizce) almadan, garip yemeklerini tatmadan, dansını alkışlamadan gidiyorum diye.
İŞTE ÖLe..
Senin kaleminden senin yüreğinden Deep'i okumak...
YanıtlaSilVuslatım nasıl gözlemlemiş nasıl her ayrıntıyı yazmışsın, kendide yazdığı gibi çok gurur verici bir şey bu. Ya benide biri böyle anlatırmı bir gün acaba? Biri derken Vuslatımı kastediyorum :)
Ah Deep blogu açtığım ilk günlerde tanıdım onu ve hep yanımdaydı...
Ayrıca senide çok merak ettim, bloguna giremiyordum canım ya :( neyse Allaha şükür bir sorun yok.
Aslımmmm canım benim birgün elbette..Böy bir İlham geldiğinde kimbilir o zaman belkide sıra sende:))
SilCanım evet ya Eda söyledi bana. Abla giremiyorum diye.. Şimdi düzelmiş. Kimbilir ne yaptım farkında olmadan..
Canım benim çokkk öptüm senii. İyi haftalar dilerim..Canım benim.
Merhabalar,
YanıtlaSilBloğunu yeni keşfettim canım çok beğendim. İzlemeye aldım. Bana da beklerim. Güzel paylaşımlarda buluşmak dileğiyle. Sevgilerimle,
Tamam tatlm gelim banada hoşgeldin..Sevgilerimle.
Silbaktım. yine bakarım.
YanıtlaSildamadın inan ki çok başarılı bir fotoğrafçı.
fotoğraftan anlarım.
üniversiteyi fotoğrafçılıktan kazandığım parayla okudum.
:)
Evet ya birçok ödül aldı. Şimdi de Newyork Sanat Galerisi bazı Fotolarını sergilemek için izin istedi..Ha 2 tanede şiir kitabı var deep. Tam sana göre:)) Oku bana fikrini söyle. Ama internetten alman gerekecek. Kitaplar Amerikada satışta..
SilVuslatım; ben yenilerden olduğum için kaçırmışım. Okumalıyım galiba:) Sevgiler kocaman. Özledim yazılarını.
YanıtlaSilNilgüncüm canım inan onun yazdıklarını okumak keyif. ben bazen günü gününe okuyamaz isem sırf cuma geceyarısı onu okuduğum zaman çok oluyor. Çok güzel yazıyor.. Bence gerçek bir gözlemci ve kişisel gelişimci. Hayat onun cümleleri ile daha güzel daha eğlenceli..
SilCanım bende tariflerini özledim. Normal hayatımızı özledim..Haydi değişik bir börek tarifi ver bana, çayımın yanına..
Çoooook öptüm arkadaşım:))
Vuslatcim Deep i okumak ona da takilmak farz oldu bundan boyle:))
YanıtlaSilSana ve Deep ede ayrica: bize bu sekilde onu tanittigin icin buyuk alkis onunuzde egildim ikinizinde:)) Vuslatt hastayim hasta canim ister pasta ama yok:( canina yandimin havasi sakir sakir.. biktim bunaldim su sesi duymamak icin dus a bile girmiyorum artik..saka saka tabiki pis degilim:) sarildim sarmaladim :) guzel paylasimin icin tesekkur ettim..
(Deep ede selam olsun diyorum)
Aaa canım sen Deep'i okumuyor muydun daha?. Yani sen hala annenin ligindeki benimlemi geçiriyordun tüm okuma zamanlarını:) Kıyamammmmm.
SilEmelcim Deep'i oku. Onu okumak çok düşündürücü ve eğlenceli. Tavsiye ederim..Yaaa üşüttünmü içini ısıtcak birşeyler iç, mesela ne olabilir ne olabilir buldum Şşşşşşşurup:)))
Ş'yi görünce şaşırdın dimi:))
Boşver duşu dünyada su bitiyor, rüzgara emanet et kendini dermişimmm şaka şaka:))
bende sarıldım sana. Sıkı sıkı, bunaltmadan ama..Ve çoook öptüm...
Evet evet işte bu deep, nasıl anlatılır ki diyordum bende. Tam olduğu gibi anlatmışsın ablacım. Süper olmuş. Deep gerçekler bunlar bence utanma gurur duy kendinle. Çok vefakar birisin sen, hiç ihmal etmezsin çevrendekileri. Seni okumak çözmeye çalışmak inan çok ama çok zevkli :) bende burdan iletiyim bari düşüncelerimi :) eline sağlık ablacım, çok güzel dile getirmişsin..
YanıtlaSilCanımm bencede deep bundan daha fazla övgü hakediyor..Zaten ben bir şey yazmadım ki. Tüm güzel cümleleri zaten o yazıyor:)
Silcanım benim. Beğenmene çoook sevindim.Çoook öptüm seni.
Eline emeğine sağlık vuslatcığım, anlattığın blogcuyu ben tanımıyorum ama anlatımınla tanımış oldum. Anlatım mükemmeldi. Emeğine yüreğine sağlık canım.
YanıtlaSilSevgiler,
Hanifeciğim Deep BBM blogstarı oldu bu yıl yine. Hem kendi iyi bir okuyucudur, hem onu okuyan çoktur. Öyküler ile verir mesajını. Bence oku onu..Teşekkür ederim sevgilerimle..
SilEneee :) Ne yaptın senn :) Deep dünyasınaa daldım :)
YanıtlaSilAslında bana göre ;
sessiz, sakin, yüreği ile kelimelerini konuşturan, hayatı ile neşeli birisi,
Yemek konusunda başarılı, kitap kurdu, utangaç şirin biri .
Vuslatcım canım bitanesin vala bak :)
Ayrıca damadın fotoğrafçı ve şiir kitabı var vay beee darısı başıma inş :)
Kocaman sevgiler :)
Sorma İlknurcum dün bodoslama daldım, bence iyi de ettim. Deep harıka biri. İnan gerçekten tanıyor olsak da en az bu kadar severdim..Çok mutlu ve sağlıklı bir ömrü olsun isterim..
SilEvet sorma benim damatlarım (birisi aday henüz ama resmende olur inşallah) pek marifetliler..Bak anlatam övünmek gibi olmasın da Dripta Yüksek Makina Mühendisi, Endüstriyel Tasarımcı, Ressam, Fotoğrafçı ve şair. Dünyanın pekçok ülkesinde yaşamış babası büyük ölçekli iki şirketin(philips-siemens) CEO'su olarak çok gezdirmiş, çok yerde yaşamış 4 dil biliyor falan..
Küçük Damat(aday) Bilgisayar Mühendisi, Bateri ve gitar başta olmak üzere birçok müzik aletini olağanüstü çalıyor(bazen profesyonel yap şu işi dedirtecek kadar iyi) 2 yabancı dil ile oda çok şeker bir çocuk..
Niye yazdım bunları hava atmak için mi asla, siz gençler niteliğinize nitelikler katın, çünkü her kalite çevresindeki diğer kaliteyi hemen buluyor, fark ediyor..Dünya eğer daha iyi olmalı ise siz gençler kendinizi sürekli ama sürekli geliştirmelisiniz ki biz anneleriniz, ablalarınız mutlu mesut gidelim bu diyardan. İyi bir eser bıraktık diye..
Burcu'da tren kaçtı ama, küçük kızda yazacağım adını ayakkabı altına:))
Çok öptüm şirin kız seni..
vayy beee :) hayırlısı olsun, haklısın evet insan her anlamda kendine birşeyler katmalı geliştirmeli :)
Silayakkabı altına adımı yaz yaz :) kısmet diyelim,
bende çok öptümm :)
''Masallarla, düşlerle, özlemle, umutla dolsun yaşantımız bu yaz. Masal dinleyelim, masal anlatalım, dünya ve bizler birer masal olmadan önce. Kalbinizi koruyun derler ya doktorlar. Evet, kötülükten korumalı kalbimizi, en çok. Kalbimiz zengin olsun''.
YanıtlaSilyazının her satırını büyük bir keyifle okudum ama bu satırlar bir başka güzel.
Bu arada deep'i de pek güzel anlatmışsın,zaten severek okuyorum onu,şimdi daha da sevdim ki ben onu :)
Reyhancımm çok sevindim beğenmene.. Acaaip tatlı bir insan Deep..Bir yanı çok neşeli, bir yanı çok içine kapanık..Ama inan onu tanımak bir ayrıcalık..Teşekkürler yorumuna.Çok öptüm..
SilBir solukta okunana yazılarından olmuş Vuslat Abla.
YanıtlaSilDeeptone kesinlikle okunası bloglardan.
Sevgiyle opüyorum sizi.
cANIM BENİM ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM EVET DEEP KESİN OKUNASI BİR BLOGER. O zaten şimdi BBM Blogstarı:))
Silsevgilerimle canım..
Vuslatim canim bugun daha iyiceydim, ama senin corban olsa idi hani hicte hayir demezdim..olsun icmis kadar oldum inan iyi geldi yazman bile..dusunmen yeterli canimcim..sarildim kocaman..ama dur sarilmayim..sanada gecmesin:)
YanıtlaSil:))
SilCanım geçmiş olsun tatlım tekrar. yice dinlen ve çabuk iyileş.. Geçerse geçsin ben çok öptüm..