27 Şubat 2012

İŞTE O DÜNLER, GEÇMİŞTE KALAN GÜNLER.. -9


Yasemen Kokusu.. -9



İç avluda çardağın altında oturuyoruz. Ablam evleneli ne kadar zaman oldu. Bir haftamı, bir ay yada birçok ay mı geçti üstünden. Bilmem, hatırlamıyorum. Havanım teyze ve annem örgü örüp konuşuyorlar. Annem, 'Behire ve Duygu'nun yanında küçük görümcesi de gelecek yemeğe' diyor.

Bu iç avluyu çok seviyorum. Güneş asmayı yırtıp bizim üstümüze vuramıyor. Sabahın serinliği var ortalıkta. Gölgeler, üstümüzde yorgan misali, koruyor bizi güneş ışığından. İç avlunun loş bir görüntüsü var. Ben bu loş görüntüyü çok seviyorum. Bana bir şey hatırlatıyor, ama ne..


Yerde kilimin üzerinde oturuyorum. Gözüm salkım salkım sallanan koruklarda. Aralarından biraz olgun bir salkım bulsam hemen isteyeceğim Nermin'den. Nermin tebeşir yada kömür parçası bulmaya gitti kömürlüğe. Bana seksek oynamayı öğretecek. Akşam üzeri çok çocuk çıkar dışarı, başka mahallelerden gelenler olur. Merdivenlerin en üstündeki evlerde oturanlar bile bizim çıkmaz sokağın başına gelirler. Sokak birkaç gruba bölünür. Seksek oynayan kız çocukları, top oynayan erkek çocukları. Bazı çocuklar yılan oynarlardı(gazoz kapağı ile) kimiside meşe(misket-bilye-meşe hepsi de aynı şey İzmir'in çocukları için) ütmece..
Annemler, öbür gün gelecek misafirlerimize pişirilecek yemekler üzerine konuşuyorlar. Kulağım onlarda, gözüm asmada. Aklım iç avludaki bardacıklarda. Burnumda ise buram buram, duvara sarılmış beyaz ve sarı yasemenlerin kokusu var.



Nermin geldi. Çizgileri çiziyor. Bir parça da mermer var elinde. Sek sek taşı. Havanım teyze bana sesleniyor, 'gel şu yere dökülen yasemenleri topla masanın üstündeki cam tabağa koyda mis gibi koklayalım'. Hemen topladım yere dökülen çiçekleri. Çürüyen ve buruşan yasemenleri attım bahçe çöpüne. Beyazlar daha çoktu. Tabağın ortasına onları koydum. Sarıları tabağın kenarına bir sıra halinde dizdim. Üç-beş sarı çiçek arttı elimde. Onları da üstüne tam ortaya serpiştirdim. Salatanın üstündeki gül gibi..
Aslında  çok küçüktüm, böyle bir kombinasyonu nasıl yapmıştım o zamanlar. Bir yerde gördüğümü de hatırlamıyorum. Ama ben, çok şık bir çiçek tabağı yapmıştım.

Bunun gibi ama bu çiçeklerden değil.

Benim çiçeklerim yasemendi. Sarı yasemen, beyaz yasemen, yine sarı yasemen. Şık  bir çiçek tabağı.
Bir daha ki sefere gülleri döşeyeceğim bende... 
Evet ben çok şık bir tabak yapmıştım. Çok güzel oldu. Çok güzel oldu. Etraf zaten çok güzel kokuyordu, şimdi masamız hem güzel oldu, hem güzel koktu.
Afferiin dedi uzun uzun Havanım teyze. Aferiiin. Ne güzel yaptın tabağı öyle. Bak çiçeklerin çürüklerini bile ayıtlamışsın. Afferin kız,  çitlenbik. Müzeyyen teyzeden sonra herkes bana çitlenbik diye seslenir oldu.
Bir aferin, bir baş okşaması, çok mutluyum çok. 
Biri beni sevince, başımı okşayıp iş buyurunca ve iş bitiminde beğenisini, takdirini dile getirince çok mutlu oluyorum.


Ben Nermin'e göre daha küçüktüm. Pek çok şeyi yeni yeni öğreniyorum. Gelinin küçük kardeşi olmayı, düğünleri, masalları, sek sek oyunlarını ve daha pek çok şeyi öğreniyorum yada öğreneceğim. 
Nermin en basit sek sek çizgisini çizmiş. Üst üste yuvarlaklar.
Birleri çabuk öğrendim. İkilerde zorlandım. Bir türlü taşımı birden, ikiyi atlatarak üçüncü yuvarlağa atamadım. Taşı attığımda ise kendim atlayamadım. Bir deneme, iki deneme, üçüncü denemede şaplı beton yeri öpme.
Bir deneme, iki deneme üçüncüde yine yeri öpme. Kaç kere denersem deneyeyim taşı üçüncü yuvarlağa atabiliyorum, ama kendim oraya atlayamıyorum. Yere düşüyorum. Ellerim kızardı canım çok yandı. Başladım için için ağlamaya.
Nermin acıdı bana. Havanım teyze oda acıdı bana.
Alnım şişti. Ellerim kızardı, canım çook acıdı. 
Bir tek annem acımadı. Alnımı okşamadı.
Kanayan ellerimi öpmedi. Sevgi namına bir şey göstermedi. 
Bugün, bir tek Havanım teyze bana 'Aferiiin' dedi.
Şu annem beni hiç mi sevmedi..


41 yorum:

  1. Bu yazınızı okuyunca uzaklara gittim çoook uzaklara....
    Eskiden gurbet derlerdi,gurbet vardı..Babam sende bir ay gelir di köye ve tekrar dönerdi büyük şehire...Ben baba kucağını hiç yaşamadım...Anne şefkati derseniz o köy yerinde gerçekten zordu...Çocuk yanım öksüz ve yetimdir bunları düşündüğümde...Ben çocuklarımı asla sevgisiz bırakmadım,bırakmam da...İstemem yıllar sonra bir çocuğu anne yada babasının kucağında görünce iç çekmelerini...Yaşım 45 ve bazen öyle anlarım oluyorki istiyorum başımı koyayım dizlerine anne,baba şefkati olan eller dolaşssın saçlarımda,yüzümde...Ama olmuyor yapamıyorsun...Bazen derim babama bir yanım hala çocuk,bir yanım yarım...Yüreğim gibi çocuk yanımda öksüz,yetim kalmış...Yüreğimi dizelerle avutur olmuşum,çocuk yanım sürgün....
    İşte böyle kadim dost....Ben suskun saatlerime döneyim...
    Muammer....

    YanıtlaSil
  2. Ne güzeldi eski günler çocukluğumuz i,zmir sabahı gecesi tüm sokaklar kemeraltında kaybolmak gevrek yemek çiğdem çitlemek hele yazlık sinemalar :))
    Hepsi eskilerde kaldı :((

    YanıtlaSil
  3. Sevgili Muammer bey. Bu yalnız çocuğu anladığınızı anlıyorum, başka da bir şey demiyorum. Hatıralar devam edecek. Sevgiler..

    YanıtlaSil
  4. Sevgili Yıldız, biz çocukken izmirde güzeldi, sevmekde, kaybolmakda, bulunmakda.Herşey çok güzeldi, çıkmaz bir sokakda...

    YanıtlaSil
  5. Ne kadar güzel yazıyorsun , okurken çocukluk günlerime gidiyorum , komşularımız , oyunlarımız , umarsız günlerimiz geliyor aklıma özlem duyuyorum .
    Teşekkür ederim , sevgiler.

    YanıtlaSil
  6. Beğendiğine sevindim Sevgili zeynep gene beklerim. Teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  7. ama bu asmalı resim beni mahvetti.. burnumun ucu resmen sızladı.. eskiyi özledim.. anlamamışız o asmanın serinliğinde oturmanın değerini..

    YanıtlaSil
  8. gerçekten guzel ifade ediyorsunuz ve bizi alip ta cocuklugumuzu tekrar yasatmayi basariyorsunuz bence bir yetenek sahibisiniz, ayria fark ediyorum ki bir cok cocukluk duygularimizi benziyor ...bizim mahalle cocuklari bizim evin, daha dogrusu dedemin evinin, onune birikirlerdi hep beraber hava kararisiya kadar bikmadan oynardik ben en kucuklerinden oldugum için beni severler ve korurlaridi oyunlari bende pek beceremezdim, bana ogretirlerdi, hic kavgali bir ortamda yetismedim, biraz buyuyunce bende benden kuçukleri korumaya ve sevmeye devam etim, bunlar cok guzel duygular, birlik beraberlikte yasamak ,annem beni asla korumazdi hep diger cocuklari daha taktir eder gibi gelirdi bana.ve aksamlari, gun batimlari, aksam kokularini, sesleri ve ayni zamanda kisa bir surede sessizlige bogulan ortamlari simdi hatirliyorumda hala ozluyorum... tesekurler bize bunlari yasattiginiz için vuslat ablacim ;))

    YanıtlaSil
  9. Canım edacım, beğendiğine sevindim. Ama annen seni ileride güçlü bir kadın olasın diye korumamıştır.Mutlaka. Kendi başının çaresine bakabilesin diye. burda anlatılan anne eğer hatıralar 1-2 ve 3 ü okuduysan anlayacaksınki öz anne değil. Fark orda. Canımsın beğendiğine sevindim. bende yazmaktan keyif alıyorum. Keşke vakit olsada daha sık ve yoğun ve her alanda yazsam boşalsam düşünsem tekrar dolsam. Sevgilerimle kal.

    YanıtlaSil
  10. aldıınızz götürdünüzz benii bu yazınızlla hatıralarıma:)
    yüreğinize sağlık..
    muhabbetle..

    YanıtlaSil
  11. Teşekkür ederim bir tutam kekik. Sevgiler.

    YanıtlaSil
  12. Tek kelimeyle; şahane!
    Kalemin kuvvetliymiş Vuslat'cım, yazını çok beğendim.
    Sevgiler :)

    YanıtlaSil
  13. teşekkür ederim düş kızı teşekkürler.uğradığına sevindim..

    YanıtlaSil
  14. Merhabalar,

    Güzel bir kurgu ve akıcı bir dille yazdığınız İzmir gibi cennet bir ilimizin şirin bir bahçesinde ve sokağında geçen anınızı okudum. Kaleminize ve yüreğinize sağlıklar dilerim.

    Anneniz sizi neden sevmezdi, anlayamadım? Başkalarının yanında mı öyle davranırdı? Yoksa mütemadiyen mi öyle davranırdı?

    Biz Anadolu'nun kırsalında sevgiden, merhametten uzak yetişmiş örflü bir ailenin çocuklarıyız. Bizim anne ve babalarımız, malesef hep birlikte yaşadığımız için, bizleri asla büyüklerinin yanında sevemezdi. Bu nedenle biz anne ve baba sevgisi şefkati ve merhameti görmedik. Ebe, dede, hala bizleri severlerdi ama; asıl sevgi, merhamet ve şefkati alacağımız anne ve babalarımızdan alamamıştık.

    Selam ve dualarımla.

    YanıtlaSil
  15. :-)
    Hoşgeldim.
    Bakalım bizim çocuklar bizi nasıl hatırlayacak.
    Iyi ki bu blog lar var.

    Neşeli anne Çiğdem

    YanıtlaSil
  16. güzel hikaye anıları dirlten ve bizi tekrar tekrar o anları yaşatan satırlar. Çocukluk bir avuç mutluluğun yettiği, ufacık tebessümlerin kocamanlaştığı yıllar ne güzel di değil mi??şimdilerde anıları yaşamak için bile böyle satırlara ihtiyaç var çok özlemek çok istemek yetmiyor...eski günlerden kocaman merhaba vuslatım..
    sevgiler...

    YanıtlaSil
  17. Sevgili recep bey Hatıralar 1 ve 3 okursanız annenin çocuğunu neden sevmediğini anlayabilirsiniz. O anne çocuk ilişkisi farklı tavsiye ederim okuyun..Sevgiler.

    YanıtlaSil
  18. Kocaman bir hoşgeldin oğlak kızı neşeli anne çiğdem. Bende bir oğlak kızıyım büyük kızım da oğlak.eşimde oğlak severim oğlakları küçük kızım kovaaa.
    hatıraları sevmene sevindim. Teşekkürler.

    YanıtlaSil
  19. Hatıralar insanda iz bıraktığı zaman hayat güzel umarım böyle buruk olmasada bizim çocuklarımızdada tatlı hatıralar kalır sevgili reçelim.Yorumuna sevindim. Teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  20. ahh bir an kendimi o güneşi sızdırmayan koruklu asmanın altında çayımı içmek istedim :)

    çok güzel bir yazıydı en kısa zamanda diğer seriyi de okuycam
    elinize sağlık

    sevgiler

    YanıtlaSil
  21. imrenilmeyecek ve özlenmeyecek gibi değil demi. Asma altında çay, yanında güzel bir börek. Ve dostlar seven sevilen insanlar.Hoşgeldin darkolivee.herzaman beklerim.

    YanıtlaSil
  22. Sn. Vuslat,
    Hatırların sayfaları uçuşmuş yine...
    Sn. Vuslat,
    o kadar güzel yamışsın ki,
    o yasemen kokuları burnumda şu an,( oysaki yasemen kokusu nassıldır onu bile bilmez bu Luke:) avlunun gölgesinin serinliğinde ürperdim.
    Bu kadar mı hissedilir...
    Muhteşem bir yazarsın:)

    YanıtlaSil
  23. merhaba
    sen bize bizde sana hoş geldik
    çok güzel oluş çocukluk hep aynı sanırım şehirlerin yada mekanların önemi kalmıyor hasret söz konusu olunca gerçekten bu kadar güzel anlatılabilirdi bir yudum anı ve hiç beklememiştim son mısraları muammer beyin dediği gibi ''Yüreğimi dizelerle avutur olmuşum,çocuk yanım sürgün....'' aynen öyle o çocuk ki hep beklemekte içim de ve o bekleyiş ki hiç bitmeyecek seviler.

    YanıtlaSil
  24. Sevgili Luck: özlettin yorumlarını. Nerelerdeydin. Hatıraları 4999 u yazdığımdada okuyacakmısın:))))) sevgiler.

    YanıtlaSil
  25. Sevgili Kakulenin Bebekleri Hoşgeldin dünyama. Benim yazdığım çocuk hem sürgün, hem üzgün. Evet bekleyiş bitmiyor. Sevgilerimle...

    YanıtlaSil
  26. Vuslat hanım çok güzel yazmışsınız çocukluğuma döndüm ... benimde seksek oynadığım zamanlar aklıma geldi eskiye götürdünüz teşekkürler kaleminiz daim olsun.Sevgiler

    YanıtlaSil
  27. Hazan mevsimini çok seven ben blogunuzun isminden çok etkilendim. Uğradığınıza sevindim. Sevgiler.

    YanıtlaSil
  28. Vuslatcım gerçi bloğumda yorumuna cevap verdim ama buradan da yazayım dedim: "senin için tabi ki fotoğraf çekerim...hem de zevkle...ama bunu haftasonu yapsam olur mu?"

    YanıtlaSil
  29. Ahhh canım yaaa okurken daldm gittim çocukluğuma..
    O miss yaseminelrin kokusug eldi burnuma..:)))
    Nasıl güzelbir anlatımdır bu..:))
    Yüreğine sağlık.
    Çok öpüyorum.

    YanıtlaSil
  30. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  31. Yıllar yıllar öncesinde yaşadığınız bir günü detaylarıyla beraber hatırlayabilmenize hayranım. Çok keyifli oluyor zamanda yolculuk yapmak yazılarınızla :

    YanıtlaSil
  32. Sevgili Aynurcum yanlızlığın üşüyen resmini çekeceksen bana pazarda olur öbür kışda. Sevgilerimle.

    YanıtlaSil
  33. Çok teşekkür ederim sevgili Meliha. Hayat gülüşünde, kokular ve tatlar güzel yemeklerinde. Sevgiyle kal.

    YanıtlaSil
  34. Sevgili dönence bu izler o kadar derinde ki hiçbir detayı unutulmuyor çünkü şimdi öyle günler, ilişkiler, olaylar fazla yaşanmıyor. Belki yaşanıyordur ama ben bilmiyorum.Sevgiler.

    YanıtlaSil
  35. Ben de yazını çok beğendim. Bazen bana da olur. Bir görüntü bir şey hatırlatır ama ne olduğunu bilemem... Öpüyorum seni :)

    YanıtlaSil
  36. "Hatıralar" başlıklı yazılarınızı okudum. Gerçekten güzel ve içten bir anlatımınız var. Yaşadığınız yeri, çevrenizi, insanları öyle güçlü betimlemelerle anlatmışsınız ki Havanım Teyze sanki beni kaldırdı düştüğüm yerden:)
    Güzel günler diliyorum size...

    YanıtlaSil
  37. Ahucum sağol. Bende öptüm seni...

    YanıtlaSil
  38. Sevgiler Dae Laurelin. uğradığına sevindim. Bende güzel günler dilerim... Hatıraların devamında da beklerim.:)

    YanıtlaSil
  39. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  40. çok güzeldi ama, keşke annesi öpseydi yavrusunu, çocukların dünyası çok farklı, çocukken yaşadığım hassasiyeti duydum, şu an ise acaba bende böyle ihmal ediyormuyum çocuklarımı diye düşündüm, anneler yavrularını hep sever ama bazen çok çileli olurlar ilgi gösteremezler, ama çocuk nereden bilsin o daha küçük değilmi, bu bana bir fikir oldu ALLAH razı olsun sizden ben paylaşımlarınızı severek okuyorum sürüklüyor insanı, ellerinize yüreğinize sağlık

    YanıtlaSil
  41. Ya senin bu postlar beni boleeee gecmise goturuo.hem mutlu oluyorum hem huzunleniyorum;)keske bende o avluda olsaydım sen cay demlerken bende üzüm topladım seksekten sonra yerdik;)muah;)

    YanıtlaSil

Yorumlarınız beni mutlu ediyor.. Ziyaretiniz için teşekkürlerimle. Sevgilerimle..