Karşılaşma nasıl gerçekleşti!!. Ağustos, Eylül, Ekim ne çabuk geçti, gitti?.
Tan yeri ağarıyor. Sabah ezanları okunuyor. Uykumda kapı çalındığını duydum. Rüyamı görüyorum. Babam ve annem kalktılar, bana sen yat dediler.
Kulaklarımı kabarttım dışarıyı dinliyorum, açık sokak kapısından gecenin sessizliği doldu yatağıma. Birde seher kuşlarının şakıması, kumruların kıkırdaşması..
Kumrular cami duvarında.. |
Ezan okunuyor, iki adam konuşuyor. Biri babam, diğeri kim?. Annem kalkma dedi, kalkamıyorum. Dinlemezsem çok kızar sonra. İkide bir sokağa çıkıldı, eve girildi, oraya koyma buraya koy dendi. Ne oluyor ki aşağıda?.
Ezan bitti. Sessizlik ve merak denen bir duygu odanın içini sardı sarmaladı.. Sessizlik dışarıdan, merak ise benden yükseliyordu. Kim gelmişdi?.
Sokak kapısı kapandı, aşağıdaki konuşmalar fısıltıya dönüşdü. Hiç bir şey duyamıyorum. Yok ara ara birkaç kelime duyuyorum. Yüksek sesle konuşan bir kadın. Annem değil..
*çocuk uyuyor, dedi babam.
sessizlik...
fısıltı...
*uyandırsak olurmu dayı, çok öğsedim (özledim demekmiş), dedi kadın.
Kadın çok yüksek sesle konuşuyor, beni uyandırmak ister gibi.. Sanki bilmiyor mu ben uyuyacağım?.
Annem kalkma dedi, kalkamam ki.
fısıltılar, fısıltılar..
Uyumuşum:( uyuya kalmışım herhalde.
Babam yatağımın baş ucunda;
*hadi kalk kızım diyor bana. Kalk kahvaltı yapacağız. Misafirlerimiz var.
Ne zaman tekrar uyumuşum, neden uyandırıldım erkenden, gelenler kim, ne giydim, aşağıya nasıl indim, misafirlerle nasıl karşılaştım, ne hissettim... bilmiyorum, hatırlamıyorum. Hatırlayamıyorum:((
Kasketli bir adam bize bakıyor. Gözlerinin içi gülüyor, yüzü gülümsüyor..
Beyaz örtülü bir kadın, elbisesi biraz tuhaf!! bana sarılmış ağlıyor..
*kuzum, kıvırcık kuzum.
İçli içli ağlıyor, yanık yanık ağlıyor, sessiz sessiz ağlıyor. Tıpkı benim gizli gizli ağladığım gibi ağlıyor bu kadın..
Kendi bebesinin başında bekliyemedi, onu yeterince sevemedi ama torununu sevdi, ninnisini söyledi.. |
Lakin bende ağlıyorum, bağıra bağıra, hıçkıra hıçkıra...
Seni çok sevdim şapkalı amca, örtülü teyzeee:((
./..